"Kınalı kuzuların Çanakkale destanı"

Saadet Partisi Sungurlu İlçe Başkanı Hacı Arslan Tök, Çanakkale Zaferi'nin kınalı kuzuların destanı olduğunu söyledi.

Saadet Partisi Sungurlu İlçe Başkanı Hacı Arslan Tök, Çanakkale Zaferi’nin kınalı kuzuların destanı olduğunu söyledi.

Saadet Partisi İlçe Başkanı Hacı Arslan Tök, Çanakkale Zaferi’nin 102. yıl dönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı.

Tök mesajında şu ifadelere yer verdi, “Seyid Onbaşı’nın Yüzbaşı Mehmet Hilmi’nin hatıralarından 18 Mart 1915 öncesi vatan uğrunda şehit olmak için, yemin ediyorlardı. Bütün erlerde savaş için büyük bir istek vardı. Bölükte namaz kılmayan hiç kimse yoktu. Manevi güçlerinin kuvvetlenmesi için, şöyle bir uygulama yaptım. Bugünden itibaren daima abdestli bulunacak. Topların dolması için verilecek kumanda ile her topun sağındaki bir er nöbete çıkacak. Bu suretle er tarafından Ezan-ı Muhammed’i okunarak birinci doldurma işi yapılacaktır. Yeni gelen yedek subay adaylarının medreseden gelenleri kendilerine lüzum hasıl oluncaya kadar yüksek sesle tekbir alacaklar. Kalanlar Kur’an okuyacak, diğerleri onları izleyecek, ateş aralarında ise bütün batarya sesli tekbir getirecektir. Bütün erlerin gözlerinde şimşekler çakıyordu, ülke’nin dört bir yanından gelmiş çeşitli yaşlardaki civanmert delikanlılar, adeta tek vücut, tek yürek olmuş dinliyorlardı.

Bu kararları uygulamaya başladığımdan sonra, askerimizin morali son derece yükseldi. Öyle ki beni gördükleri yerde komutanımız şu düşman ne zaman gelecek, bizde sabır kalmadı. Bir an önce işlerini bitirmek istiyoruz, demeye başlamışlardı. Çanakkale savaş yıllarında annesi askere giden oğluna kına yakar, askerde komutan askerin başındaki kınayı görür ve sorar evladım, bunun anlamı nedir? Asker cevap veremez, annesine mektup yazar, ‘Anne ben askere giderken, başıma kına yaktın, komutanım sordu. Cevap veremedim’ der. Annesi mektubu alır, cevabını yazar, ‘Oğlum biz üç şeyi mübarekleriz, evlenecek kıza kına yakarız ki, kocasına bağlı olsun, ona kurban olsun diye. Bayramda kesilecek koça kına yakarız ki, Hakka kurbandır diye. Askere yolladığımız evlada kına yakarız ki, Vatan için, ırz, namus için kurban olsun diye. Komutana selam söyle biz seni vatana kurban olsun diye kınladık gönderdik.’ der. İşte bu inanç Çanakkale’yi geçilmez yaptı. Bir ülke’nin asıl gücü ne tankı, ne topu, asıl gücü inançlı yetişmiş evlatlarıdır.”